30 Mayıs 2021 Pazar

DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, İzmir il binası açılışını yaptı.-Yılmaz Parlar

 


DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, İzmir il binası açılışını yaptı.

Açılış konuşmasında Ali babacan “ Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip  Erdoğan'ın, Meral Akşener'i hedef alarak,   "Daha neler olacak neler" sözlerine tepki gösterdi

Babacan, "Artık Cumhurbaşkanlığı görevini neredeyse bir kenara bırakmış, bir siyasi rakip olarak, devlet gücünü kullanarak, ‘Ben rakiplerimi nasıl yıldırırım, nasıl korkuturum” bunun derdine düşmüş. Artık bu iktidarın gitme zamanı hızla yaklaşıyor" dedi.



Babacan konuşma özeti ; “Bu ülkede halkın iradesiyle, halkın desteğiyle artık yönetmeyi zor görenler, halkın iradesinin zayıfladığını görenler; hukuksuzlukla, çeteyle, mafyayla, suç örgütleriyle bu ülkeyi idare etmeye çalışıyorlar. Bu ülkeyi parsel parsel suç örgütleri arasında paylaştırıyorlar. Son bir aydır ortaya saçılan bu pislik… Her yerden adeta irin fışkırıyor…

Bugün demokrasimiz iyi işlemiyorsa bunu sebebi sizsiniz, başka yerlerde aramayın suçluyu. Siz ülkeyi yönetilmesi gerektiği gibi yönetin; gerçek anlamda demokrasiyle, hukukun üstünlüğü ilkesiyle yönetin, bu ülkenin karşısında hiçbir güç duramaz. Bugün ülkemizi karamsarlığa itenler, gençlere umutsuzluktan başka hiçbir şey vaat edemeyenler, bu milleti geçmişin acılarıyla tehdit etmeye çalışıyorlar.” Sözleriyle ülkenin iyi yönetilmediğine vurgu yaptı.

 

Babacan “Öncelikle siz yönetim olarak hukuka bağlı kalın, hukuk içerisinde kalın, çeteyle, mafyayla, illegal yapılarla gerektiği kadar mücadeleyi ortaya koyun, ondan sonra korkmayın. Böyle yapmıyorlar. Kimse geçmişin travmalarıyla bu milletten oy toplamak gibi ucuz hesaplara kalkışmasın. Kimse o eski Türkiye'nin karanlığını bugünün Türkiye'sine bir sopa gibi de kullanmaya kalkmasın.”ifadelerini kullandı.

 

DEVA PartisiBaşkanı Ali babacan, Ülkemizin çok derin bir yönetim krizi yaşadığını, birkaç haftadır yasa dışı faaliyetlerin siyasetin merkezine oturduğuna dair iddialara tanık olduğumuzu, söyleyerek “Bakanları, siyasetçileri, bürokratları ve hatta kendilerini gazeteci diye tanıtıp şahsi çıkar peşinde koşanları da kapsayacak çerçevede vahim iddialar, ithamlar duyuyoruz. Ülke gündemini işgal eden bu iddialardan, bu mafya-siyaset-bürokrasi üçgeninden ülkem adına utanç duyuyorum. Daha kötüsü tüm ülke bu iddialarla çalkalanıyor fakat tek bir savcı dahi bir süreç başlatmıyor, başlatamıyor.”açıklamalarında bulundu.

 

Babacan “Bugün karşı karşıya olduğumuz mesele, sadece gündeme düşen bazı iddialardan da ibaret değil. Sorun, ülkeyi yönetenlerin çarpık zihniyetinin ve bu kötü siyaset anlayışının varlığı aslında. Sorun, hukuk devletinin katledilmiş olması. Sorun sivil toplumun ve özgür basının ve ifade özgürlüğünün önemli bir ölçüde yok edilmiş olması. Sorun, tarafsız ve bağımsız yargının neredeyse ortadan kaldırılmış olması.

Tüm bu olanlar bir diğer vahameti daha ortaya koyuyor. Tüm bunlar bugünkü iktidarın halkımızın gerçek gündeminden tamamen uzaklaştığını gösteriyor. Çiftçilerimiz kan ağlıyor. Hiç yaşanmayan olaylar yaşıyoruz; traktörler haczediliyor bugün. Vatandaşlarımız pazarda yere düşen sebzeleri-meyveleri toplayıp evine götürüyor. Esnaf siftah yapamıyor. Hele hele kapanma döneminde destek de vermedikleri için esnafımız aç biilaç ortada bırakılıyor.

Emeklilerimiz, sabit gelirlilerimiz, enflasyon karşısında, gerçek hayat pahalılığı karşısında her gün satın alma güçlerinin düştüğünü görüyorlar. Bu ülkede artık yoksulluk intiharları var. İlk defa bu hükümet maalesef bunları da gösteriyor.”dedi

Babacan sözlerine devamla “ (Sedat Peker'in iddiaları) Bu iddiaların ortasındakilerden birisi de televizyon programına çıktı; anlatıyor, anlatıyor… Ya sen önce sorulanlara cevap versene, bir sürü iddia var onlara cevap versene. Konuyu hedefinden saptırıp başka kişilerin isimlerini telaffuz ediyor, arada benim de adımı geçiriyor. Ne diyor? ‘Kritik bir dönemde Ali Babacan vatandaşın ekonomisini düşünüyor' diyor. Ne yapacaktım? Sizin aklınız başka yerlerde olabilir. Sizin aklınız şahsi çıkar hesaplarında olabilir, siyasi çıkar hesaplarında olabilir, ala verede, dala verede, kumpaslarda olabilir. Biz tabi ki vatandaşları düşüneceğiz.

Ben o gün ekonominin koordinasyonundan sorumlu başbakan yardımcısıydım, tabi ki ekonomiyi düşüneceğim. Kişi kendinden bilir işi, devamını konuşmayalım… Siz herkesi kendiniz gibi şahsi ikbal peşinde koşanlardan görüyor olabilirsiniz, biz öyle değiliz. İstediğiniz kadar iftira atın, istediğiniz kadar karalayın. Bunların hiçbirisi tutmaz. Bizim geçmişimizden zerre kadar bir şüphemiz olsa bu yola baş koymazdık.

 Siz kendinize bakın. İktidarın büyük ortağının, küçük ortağına mahkum olduğunu bilip; küçük ortak üzerinden kendinize güç devşirip, birkaç gün daha bakanlık yapmak bu kadar kıymetli bir şey değil ya… Nasıl olsa bu görevlerin hepsi bitiyor. Bu görevler bittikten sonra siz bu ülkenin vatandaşının karşısına mertçe çıkabiliyor musunuz, alnınız ak başınız dik çıkabiliyor musunuz, mesele budur. Siz bunları düşünün.

Dün çıkmış, bir muhalefet partisinin genel başkanına yapılan bir siyasi şiddeti destekliyor ve daha fazlasını teşvik ediyor. Akıl alır gibi değil ya. Bir devletin varlık sebeplerinden en önemlisi vatandaşının güvenliğini sağlamaktır. ‘Başına gelen iyi oldu' diyor. ‘Daha da fazlası olacak' diyor. Böylesine artık gözleri körleşmiş, böylesine bu ülkenin gerçeklerinden kopmuş… O iktidarı kaybetme korkusu iliklerine kadar işlemiş. Benim, dünkü konuşmadan gördüğüm tablo bu.

Artık Cumhurbaşkanlığı görevini neredeyse bir kenara bırakmış, bir siyasi rakip olarak, devlet gücünü kullanarak, ‘ben rakiplerimi nasıl yıldırırım, nasıl korkuturum' bunun derdine düşmüş. Artık bu iktidarın gitme zamanı hızla yaklaşıyor.”dedi

yilmazparlar@yahoo.com

16 Mayıs 2021 Pazar

DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, hüküm giymiş Organize suç örgütü lideri hakkında açıklamaları-Yılmaz parlar

 DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, Organize suç örgütü liderliğinden hüküm giymiş isim hakkında açıklamaları

Babacan bir televizyon kanalında soruları cevaplarken özetle “Şu anda ülkenin karşı karşıya kaldığı tablo gerçekten çok can sıkıcı ve üzücü bir tablo. Çete, mafya, suç örgütü gibi yapılar devletin zayıfladığı, kamu görevlileriyle bu tür yapılar arasındaki ilişkilerin güçlendiği durumlarda böyle tezahür eder.

Bunlar 1990’lı yılların karanlığında bu şekilde vardı. Bunların tekrar tezahür etmesi ülkemiz adına çok üzücü bir durum” değerlendirmesi yaptı.

*Burada bir sürü iddia var. Normal işleyen bir devlet yapısında bunları değerlendirmek siyasi partilerin işi olmamalı. Savcılıkların derhal harekete geçip bu iddiaların doğru olup olmadığını araştırması lazım.

*Normal bir devlette, işleyen bir devlet yapısında olması gereken budur. Bu kadar iddia varsa, bu iddiaların doğruluğu, yanlışlığı açık bir şekilde ortaya konmalıdır. Bunun doğru adresi yargıdır.

*Daha yakın bir zamanda bir suç örgütünün hapiste olan bir lideri, iktidarın küçük ortağının açık desteğiyle, açık bir şekilde mecliste özel bir yasal düzenlemeyle serbest bırakıldı. Türkiye’de siyasal şiddet yeniden sokaklara döndü. Gazeteciler ismen hedef gösteriliyor ve sokakta şiddet görüyorlar. Buradaki üzücü durum, bu ülkedeki bütün yetki tek elde toplandı.

Sayın Cumhurbaşkanının da nihai bir sorumluluğu var. Gazeteciler, siyasetçiler sokak ortasında şiddet gördü. Sayın Cumhurbaşkanının en ufak bir ifadesini duymadım bu konularda. Böyle durumlarda devlet, devlet olduğunu gösterir. Açıklamalarında bulundu.


yilmazparlar@yahoo.com