23 Temmuz 2014 Çarşamba

KKTC 40. ÖZGÜRLÜK BAYRAMI-YILMAZ PARLAR

KKTC 40. ÖZGÜRLÜK BAYRAMI

Kıbrıs Barış Harekatı’nın 40. yıldönümü nedeniyle İstanbul’da yapılan törenler sonrası, 20 Temmuz Barış ve Özgürlük Bayramı kutlamaları Kapsamında KKTC İstanbul Başkonsolosu Servet Dorak  ve Yönetim Kurulu Başkanlığını Zehra Bilge Eray’ın Yaptığı  Kıbrıs Türk Kültür Derneği İstanbul Şubesi tarafından İ.T.Ü Maçka Sosyal Tesisleri Havuzbaşında resepsiyon verildi.



Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Başkonsolosu Servet Dorak ve Kıbrıs Türk Kültür Derneği İstanbul Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Zehra Bilge Eray’ın evsahipliğindeki resepsiyona, Türkiye Muharip Gaziler Derneği Sirkeci Şubesi Başkanı Gazi Ahmet Kendiger, çok sayıda gazi, gazi yakınları ve Başkonsolosluk personeli, STK, Siyasi Parti Başkanları ve Temsilcileri, Kıbrıs Gazileri yönetimi İstanbul Garnizonunda ki Amiraller, Paşalar, Üniversite Dekanlar ve elit konuklar katıldı.



Saygı duruşu ve konuklar tarafından yüksek sesle okunan İstiklal Marşı ardından
Kıbrıs Türk Kültür Derneği İstanbul şubesi yönetim kurulu Başkanı Zehra Bilge Eray kısa açılış konuşması yaptı. Kıbrıs gazileri ağırlıklı STK başkanları ve Zehra Bilge Eray’ın yaptıkları konuşmalar özeti



“1960 Antlaşmalarından doğan garantörlük haklarını kullanarak, Kıbrıslı Rumların, adadaki Türklerin topyekün yok edilmesi, amaçları büyük idealleri ENOSİS için uyguladıkları Akridas planı ile adada oluşan kriz üzerine adaya yapılan çıkartma harekatı.” vurgulandı.



“Kahraman Kıbrıs Türk Mücahidi ve Türk Silahlı Kuvvetlerin el ve gönül birliğiyle omuz omuza savaşarak, canları ve kanları pahasına gerçekleştirdikleri 20 Temmuz 1974 Mutlu Barış çıkartma harekatı ile gerçek bir soykırımdan kurtarıldığı, özgürlüğüne kavuşturulduğu” dile getirildi



“Büyük bir coşku ve gururla kutlanan 40. yıldönüme kadar süreç içinde Kıbrıs’ın siyasi çizgisindeki ana maddeler” altı çizildi.

“Esaret ve zulme asla boyun eğmeyen Kıbrıs Türk Halkı en zor günlerinde bile hiçbir zaman umudunu kaybetmetdiğini muhtaç ve çaresiz olmadığını, Anavatan Türkiye’ye olan inancı ve bağlılığıyla özgürlük mücadelesini sürdürdüğünü, 1974 Mutlu Barış Harekatı ile özgürlüğüne kavuştuğu” gün üzerineydi..

Yine konuşma içeriğinde  “15 Kasım 1983 yılında kurulan Milli benliği olan Bağımsız Egemen Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin yaşatılması” konulu anlamlı konuşmalar vardı.

4 yıl görev süresiyle İstanbul’dan ayrılacak Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Başkonsolosu Servet Dorak burukluk içinde yaptığı konuşmasında “Bu güne kadar devam eden müzakereler, Kıbrıs Rum kesiminin uzlaşamaz tutumu yüzünden olumlu bir sonuca ulaşılamamıştır. Tüm taraflılarca bilinmelidir ki;  İyi niyetli çabalarımız. sınırsız değildir. Suistimale açık olamaz. Kıbrıs Türkü her  ne pahasına olursa olsun bir anlaşma anlayışına sahip değildir. Çok ağır ödenen egemenlik günlerden sonra, Kıbrıs Türkünü eski günlere götürecek, Kıbrıs halkının egemenliğini siyasi eşitliğini sulandırılmamış iki kesimli değil, Türkiye’ nin eski temsili garantisinin devamını sağlamayacak bir anlaşmaya imza atılamıyacağı tüm taraflarca iyi bilinmelidir.
Kıbrıs rum tarafının sözde Kıbrıs rum cumhuriyeti adı altında ve adanın tümünü temsil ettiği iddasıyla, 1 Temmuz-31 Aralık 2012 tarihleri arasında Avrupa Birliği Dönemi Başkanı yapılması, Kıbrıs Rum yönetiminin tek yanlı olarak Avrupa Birliğine alınması yapılan hatalar zincirine bir halkanın daha eklenmesi olmuştur. Kıbrıs sorunun çözüm bulunması amacıyla devam eden müzakereler sürecinide durma noktasına getirmiştir. Müzakerelerin önü açılabilmesi için, Rum kesimin AB üyeliğin verdiği avantajıyla Kıbrıs Türk tarafına baskı kuracağı ve tek taraflı ödün koparacağı nafile beklentisinden vazgeçmelidir.”

Konsolos Dorak, Türkiye’nin gerek Kofi Annan gerekse şimdiki durumda Kıbrıs halkına adil ve kalıcı çözüme ulaşması için verdiği aktif destekle güvence ve cesaret verdiğini dile getirerek “Uluslarası camiadan beklentimiz Rum tarafının uzlaşma tutumunun değiştirmeye yönelik adımların bir an önce atılmasını, Kıbrıs Türk halkına verilen sözlerin fazla geciktirilmeden tutulmasıdır.” Önemini belirterek
“Kıbrıs Türk tarafın tüm çabalarına rağmen müzakere süreci çökerse Kıbrıs Türk halkının her koşulda tarihin tüm evrelerinde olduğu gibi, Anavatandan aldıkları  manevi destekle ve Atatürk ilkelerinin ışığı ilhamı altında, daha çağdaş daha demokratik daha refah bir toplum olma mücadelesinin sürdürecektir.” Şeklinde    kendi ayakları üzerinde gururla duracağını vurguladı. Bu bağlamda geleceğe umutla bakan Kıbrıs türk liderliğinin haksız uygulanan ambargolarının kaldırılmasına yönelik çalışmalarını sürdüreceğinin altını çizdi. Türkiye’ye, Gazilere, Silahlı kuvvetlere minnet ve teşekkür sözleriyle bitirdi.
Kültür Derneği İstanbul Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Zehra Bilge Eray’a ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Başkonsolosu Servet Dorak’a yaptığı çalışmalardan dolayı plaketler verildi.

İftar yemeği niteliğinde olan resepsiyonda, Dragos Musiki derneği müzisyenlerinden müteşekkil bir grup tarafından verilen mini klasik konserle, konuklar ağırlandılar.

yilmazparlar@yahoo.com

22 Temmuz 2014 Salı

BEŞİKTAŞ AK PARTİ İFTAR DAVETİ-YILMAZ PARLAR


BEŞİKTAŞ İÇİN FİKİR SOFRASI



Zeynel Abidin Okul’un Başkanlığını yaptığı AK Parti Beşiktaş İlcesi tarafından, tarihi, Yıldız Parkı Çadır Köşk’de verilen iftar yemeğinde, Beşiktaş’ın önde gelen isimleri biraraya geldi. 


Beşiktaş için çalışmalarına hız kesmeden devam eden AK Parti Besiktas Ilçesi Başkanlığının fikir sofrasına dönüşen iftar davetine, Besiktaş'ın STK  Başkanları temsilcileri,İş ve sanat dünyasının renkli simaları, akademisyenler katıldı. 


AK Parti Genel Başkan Yardimcısı Prof.Dr. Mustafa Sentop’un hazır bulunduğu davete, AK Parti il Baskan Yardımcısı Selim Temuci, il Baskan Yardımcısı Yusuf Ulutas, il Yönetim Kurulu Üyesi Serkan Haser, Ilce  Kaymakamı Abdullah Kalkan, İlce Milli Eğitim Md.Önder Arpacı, İlce Emniyet Md. Timuçin Baser, İlce Sağlık Md. Erkan Tüzgen, Ok Meydani SSK Hastanesi Başhekimi Akif Feyzoğlu, GEMPA Yönetim kurulu Uyesi Nezihi Erdem, Simpas yonetim kurulu üyesi Ahmet Çelik, Beyaz Holding Ali Beyaz, Çolakoglu  holding  Haydar Çolakoğlu, BISSE holding Mustafa Karadeniz, Hattat Holding Kadir Hattat. Sanatcılardan  Mine Koşan, Şahin Özer gibi isimler icabet ettiler.



AK Parti Besiktas Ilce Başkanlığından, AK Parti Besiktas Kadın kolları başkanı Behice Yaman, AK parti Beşiktaş İlce Başkan yardımcıları Fethiye Sarol, Tülin Hattat

Yönetim kurulu üyeleri Ayla Keyif, Dilek Sağlam başta olmak üzere yoğun bir katılım vardı.

İftar öncesi AK Parti Besiktas Ilce Başkanı Zeynel Abidin Okul ile yaptığımız kısa söyleşide Beşiktaş Belediye Başkan adaylığından sonra çalışmalarının devam edip etmediğini sorduk. “Bildiğiniz gibi Beşiktaş’a çağ atlatacak  projelerimiz vardı. Yerel yönetimler halk menfaatini ön planda tutan halka en yakın yönetimlerdir. Belediyecilikte siyasi görüşler yerine hizmet ön plandadır.” Diyerek koordinasyonlarını sürdürdüklerini yaşanan plansız gelişmenin sıkıntılarını ve çarelerini bildiklerini, ilk fırsatda çözümlendirebileceklerini aktardı.


Başkan Abidin Okul  "Eğitim seviyesi çok yüksek bir ilçeyiz. Ama buraya yakışır bir kültür merkezi yok. Buraya yakışır bir kültür merkezini kazandırmak istemekteydik. İlçede otopark sıkıntısı var. 23 mahallede trafiği yer altına alacak 23 otopark projesi geliştirmiştik. Amatör klupler var ancak spor yapabilecekleri alanlar yok. Bunlarla ilgili spor kompleksi projemiz vardı. Sağlıkla ilgili hastane projelerimiz, Meydan projelerimiz, Belediye Sarayı, nikah salonu ve kent müzesi de yapacakdık. Engellilerle ilgili projemiz vardı.Kentsel dönüşümde ise Beşiktaş’ın tarihi dokusunu koruyarak yapacağımız inşaatlarla Tarihi kimlikte muhafaza edilir güzel estetikli bir Beşiktaş yaratacaktık. Hız kesmeden çalışmalarımıza projelerimize devam ediyoruz. Hizmet etme fırsatı yakaladığımızda her şey hazır durumda.” Olduğunu ve daha pek çok sayıda projeler geliştirdiklerini söyledi.


İftar öncesi sufi muzik eşliğinde Galata Mevlihanesinden Semazen gösterimi atmosferi daha da kutsallaştırdı. İftar sofra fikir sofrasına dönüşerek Beşiktaş’a iyi bir gelecek sağlamak için proje konuları konuşuldu.


yilmazparlar@yahoo.com      

  

16 Temmuz 2014 Çarşamba

14 Temmuz 2014 Fransa ulusal gün kutlamaları-Yılmaz Parlar

FRANSA VE TÜRKİYE ARASINDAKİ "AŞK"
Fransa Sarayı'nda, 14 Temmuz 2014 kutlamaları kapsamında yaptığı konuşmasında Başkonsolos Muriel Domenach iki Ülke arasındaki “Aşk” benzetmesiyle güne damgasını vurdu.


Fransa ve Türkiye arasındaki ilişkileri "aşk" benzetmesiyle ifade etmenin uygun olabileceğini söyleyen Başkonsolos Muriel Domenach Domenach, "İlk geldiğimde -ne seninle, ne de sensiz-den- bahsetmiştim. Daha sonraları, Fransa ve Türkiye arasındaki yeniden yakalanan uzlaşmayı kutlamak için Sevgililer Günü'nde, Fransız ve Türk karma çiftleri bir araya getirmiştik. Gerçekten de biz, bu sarayın da simgelediği 500 yıldan daha fazla, eski bir çiftiz.” Sözleriyle iki ülke arasındaki sıcak dostluğa dikkat çekti.
Fransa Sarayı'nda, 14 Temmuz 2014 kutlamaları davetli sayısı çok olunca iki resepsiyon halinde kutlandı. Resepsiyona İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu, siyasi, bürokrat,akademisyen, yabancı konsolosluklar ve temsilcileri,STK başkanları, iş ve sanat dünyasından ve elit konuk katıldı. Spor dünyasından davete icabet eden ünlü futbolcu Pascal Nouma konuşma ve espirileriyle geceye renk kattı.
Fransa Sarayı'nda, Başkonsolos Muriel Domenach eşi Olivier Bouquet davetlileri karşıladı her bir davetliyle tokalaştılar.

Kutlama töreni iki ülke ulusal marşların okunmasıyla başladı. Gerek “İstiklal Marşı” ve gerekse Fransa ulusal marşı "Le Marseillaise" davetliler tarafından yüksek sesle eşlik etmesiyle çoşku içinde okundu.

Ulusal marşın okunmasının ardından Başkonsolos Muriel Domenach iki ülke dostluğuna vurgu yapan konuşmasıyla devam etti. Domenach yaptığı konuşmada, “Türkiye ve Fransa ilişkileri son birkaç yılda olumlu bir hareketlilik içine girmiştir.   bunun Fransa Cumhurbaşkanı François Hollande'ın Türkiye ziyareti ve Başbakan Tayyip Erdoğan'ın Fransa'ya gerçekleştirdikleri ziyaretlerle kendini göstermiştir. Bu ay sonu itibarı ile Paris'te iki ülke arasında "İş birliği stratejik çerçeve" toplantısı yapılacak. Fransa ve Türkiye arasındaki ilişkileri "aşk" ile ifade etmek daha isabetli olacak.

İlk geldiğimde 'ne seninle, ne de sensiz'den bahsetmiştim. Daha sonraları, Fransa ve Türkiye arasındaki yeniden yakalanan uzlaşmayı kutlamak için Sevgililer Günü'nde, Fransız ve Türk karma çiftleri bir araya getirmiştik. Gerçekten de biz, bu sarayın da simgelediği 500 yıldan daha fazla, eski bir çiftiz. Yanlış anlaşılmalarla, birbirine karşı gelme becerisiyle, bir de aşırı tepkilerle, fakat güçlü temellerle ve son olarak da her şeyden önce, duyguların ötesinde, çıkarlarımıza dayalı bir ilişkiyle. Siyasi, ekonomik ve kültürel düzeyde, Fransa'nın Türkiye'ye, Türkiye'nin de Fransa'ya ihtiyacı vardır. Ülkelerimiz birbirleri için vazgeçilmezdir" sözleriyle ilişkilerin uzun süreden beri geldiğini ve sürdürebilir olmasının altını çizdi..
Domenach yine evlilik benzetmesiyle Türkiye ve  Fransa birbirilerinin gelişmelerini  kabul etmesi gerekli olduğunu söyleyerek sözlerini şöyle sürdürdü."Fransa değişiyor ve ben konsolosluğun İstanbul'daki faaliyetiyle, Fransa'nın çağdaşlığını ve çeşitliliğini göstermeye çalışıyorum. Bu faaliyetlerinin başlıca örneği önceki gece Fransa Sarayı'nda, Türkiye'de bizim için ilk niteliğinde olan bir iftar daveti ile bir caz konserini birleştirmek olmuştur.”

Türkiye'nin ekonomik gelişmesine ve ekonomik ilişkilerede değinen Başkonsolos Muriel Domenach  "Ekonomik gelişmeye eşlik etmiş olan ve her şeyden önce Türklere düşen demokratikleşme sürecini desteklemek bizlere kalıyor. Yeni gelmiş biri olarak, Türkçe'de ilerleme göstermeye çalışıyorum ve güzel ve uzun bir kelime olan -demokratikleşebilmek-kelimesini öğrendim. Türk kalkınmasına şirketlerimizle katkı sağlamayı ve uluslararası arenada Türkiye'nin iddiasını göz önünde bulundurmayı bilmek de bizlere düşüyor." Dedi
Konuklar zengin yemek menüsünden beğendikleri yemekleri müzik eşliğinde güzel bir atmosfer içinde tattılar. Müzik çoşkusuyla davetliler kendilerini dansda buldular. Adete Parti haline dönüşen Resepsiyonda gece geç saatlere kadar eğlendiler. Günü kutladılar.
yilmazparlar@Yahoo.com

10 Temmuz 2014 Perşembe

ÜSKÜDARI YÖNETENLER İFAR YEMEĞİNDE BULUŞTU-YILMAZ PARLAR

ÜSKÜDAR BU İFTARDA BULUŞTU
ÜSKÜDARI YÖNETENLER İFAR YEMEĞİNDE BULUŞTU
Üsküdar’ı yönetenler ve gazeteciler, Üsküdar Belediye Başkanlığı tarafından düzenlenen Protokol İftarı’nda buluştu. Yemekte konuşan Üsküdar Belediye Başkanı Hilmi Türkmen, Üsküdar’ın, dostluğun örnek şehri olmaya ve Türkiye’ye enerji yaymaya devam edeceğini belirtti.
Üsküdar Belediyesi, Ramazan etkinlikleri çerçevesinde, ilçenin yöneticileri ve sivil toplum kuruluşları için Protokol İftarı düzenledi. Üsküdar Belediyesi Nikâh Dairesi Kır Bahçesi’nde düzenlenen iftar yemeğine, başta Üsküdar Kaymakamı Mehmet Güler ve Üsküdar’ın eski belediye başkanlarından Niyazi Yurtseven olmak üzere kamu kurum yöneticileri, sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri, gazete tv yöneticileri ile iş, sanat ve spor camiasından tanınmış isimler katıldı.
Medyanın da yoğun ilgi gösterdiği iftar yemeğinde konuşan Üsküdar Belediye Başkanı Hilmi Türkmen, misafirlerine, “Kültür şehri, hoşgörü şehri, Ramazan şehri Üsküdar’a hoş geldiniz” diye seslenerek, yoğun ilgi ve katılımlarından dolayı teşekkür etti.
BAŞKAN HİLMİ TÜRKMEN; “KOCAMAN AİLENİN BİREYLERİ BU SOFRADA BULUŞTU”
Kocaman bir aile bireylerinin bu iftar yemeğinde buluştuğunu, Üsküdar’ın, dostluğun örnek şehri olmaya, Türkiye’ye bu dostluğun enerjisini yaymaya devam edeceğini belirten Hilmi Türkmen şöyle konuştu; “Ramazan’ın bereketi, Türkiye’yi, İstanbul’u ve Üsküdar’ı bir kez daha kuşatmış oldu.  Bu mübarek günlerin en güzel en tatlı anı ise iftar sofralarıdır. Neşe dolu, şükür dolu, bereket dolu iftar sofralarını, en çok birleştirici yanıyla bayrama benzetiyoruz.
Kocaman bir ailenin bireyleri bu sofrada buluştu. Üsküdar’da Ramazan’ı, hayatı, bayramı paylaşıyoruz. Sevinci, acıları, dostluğu, komşuluğumuzu paylaştığımız gibi sıcak çorbayı, hurmayı paylaşıyoruz. Üsküdar, barışın, kardeşliğin, dostluğun örnek şehri olmaya, Türkiye’ye bu enerjiyi yaymaya devam edecektir.
Belediye olarak gerçekleştirdiğimiz projeler dalga dalga yayılmaya ve önek alınmaya devam ediyor. 1994 yılında başlatmış olduğumuz Ramazan Soframızı sadece Üsküdar’a değil bütün dünyaya açtık. Üsküdar’da Ramazan’ın farklı yaşandığını herkes hissediyor. Ramazan Soframıza daha da geliştirmek için bu yıl Sahur Meclisi’ni de ekledik. Saz Meclisi, Söz Meclisi, Kur’an Meclisi, Esma Meclisi, Temcid ve Sala Meclisi, Dua Meclislerimizle günün ilk ışıklarına kadar Ramazan’ı huşu içinde yaşamaya devam ediyoruz.
Türkiye’nin seçkin hafızları, Kur’an, ilahi, tasavvuf, musiki ile Ramazan ayımızı renklendiriyor. Camilerimizde Enderun teravihleri kılınıyor. Üsküdar’da ramazan huşu içinde doya doya yaşanıyor. Bu birlik, dostluk, barış ve kardeşlik ruhunu yaşatmaya devam edeceğiz.
KAYMAKAN GÜLER’DEN TÜRKMEN’E TEŞEKKÜR
Üsküdar Kaymakamı Mustafa Güler ise konuşmasında, iftar yemeğini düzenleyen Üsküdar Belediye Başkanı Hilmi Türkmen’e ve katılan davetlilere teşekkür etti.  Üsküdar’da oruç tutmanın büyük bir fırsat olduğunun altını çizen Güler, “Etrafımızdaki ülkelerde kan var gözyaşı var. Ülkemizde huzur içerisinde Ramazan ayını yaşadığımız için şükrediyoruz. Birlik ve beraberliğimiz bundan sonra da devam edecek” dedi.

yilmazparlar@yahoo.com